TAYDER Başkanı Muhammed Gömük’ten Ajan ve Misyonerleri Kızdıracak KitapFethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) davalarının tüm iddianamelerini kitaplaştırarak kamu kurum ve kuruluşlarına ücretsiz dağıtım yapan Fethullahçı Terör Örgütü ile Sivil Mücadele Platformu ve Toplumsal Adalet ve Yardımlaşma Derneği (TAY-DER) Başkanı Araştırmacı-YAzar Muhammed Gömük'ün Ajan-Misyonerlerin Türkiye’de Yıkıcı Bölücü Faaliyetleri' adlı son kitabı raflardaki yerini aldı.
Ajan-misyonerlerin yıkıcı-bölücü faaliyetlerini anlatmaktan ziyade Ajan-misyonerlerin yıkıcı-bölücü faaliyetlerini boşa çıkarmaya yönelik ilmi cevapların verildiği kitap Araştırmacı-Yazar Gömük tarafından ‘tam bir Reddiye’ olarak tanımlanıyor. Öte yandan içinde çok sayıda ayet ve hadis ihtiva eden kitapta okuyuculara bir yandan bilgilendirme bir yandan da aydınlanma sunuluyor.
Kitabın yazarı Muhammed Gömük, yayınladığı eserle ilgili yaptığı açıklamasında, “Gördük ki İbn-İ Teymiyye’nin çağdaş tezâhürleri meydanı boş zannetmekteler. İslâm düşmanları el ele vermiş, cennet vatanımızda cirit atmaktalar. İncil’in sonundaki haritalarda da yer aldığı üzere “Anadolu bizim vaat edilmiş kutsal topraklarımızdır” deyip küstahlık etmekteler. Düşündük ki bu iblislerin ipliğini pazara çıkaralım, meydanın boş olmadığını haykıralım.
Son zamanlarda misyonerlik faaliyetleri, ABD ve İsrail’in arz-ı mevud ütopyası çerçevesinde büyük ivme kazanmıştır. Haklarında doğru bilgiyi edinmek ve doğru teşhisi koymak için hücrelerine sızmayı uygun bulduk ve karınca kararınca araştırmalarda bulunduk. Ulaştığımız bilgiler, belgeler ve bulgular neticesinde bu eserdeki her husus kaynaklarıyla ve delilleriyle açıklanmıştır. Ey misyonerler şunu kafanıza sokun ki her aranıza giren, her damarınıza sızan sizden değildir! Biz, Anadolu’nun evlatları, çok ama çok meraklı bir milletiz! İstanbul’u fethetmeden önce, Ayasofya’ya girip iki yanına iki minare temeli atan bir ecdadın torunlarıyız. O hâlde kiliselerinizde dolaşanlara, aranıza sokulanlara dikkat edin!
Ha… Bir de Brunson Amca vardı. Sam Amca’nın Anadolu’da görevli ajan-misyoneri… Hatırlatmak isterim, tahliye olur olmaz nasıl da kaçıp gitti yok oldu… Bir daha dönebilir mi İzmir’deki sevgili kilisesine..! Biz adamı işte böyle yaparız!
Şu gerçeği de belirtmeliyim ki misyonerlerin amacı Hristiyanlığı anlatmak değil, İslâm’ı karalamaktır. “Neden böyle” diye araştırdık ve gördük ki meğer sizin sağlam bir dayanağınız, tutanağınız yok imiş ey Hristiyanlar... Vah ki vah sizin hâlinize! Hem siz bozgunculukta da pek ileri gitmişsiniz! Planlarınız, oyunlarınız gün yüzüne çıkmayacak mı sandınız? İşte bu eserde, iddialarınızın ve iftiralarınızın cevabını, Osmanlı tokadı gibi yüzünüze çarparken bulacaksınız. Üstelik bu tokatlardan incinmeyeceğinize de eminiz. Çünkü sizin İncil’inizde; “sağ yanağınıza bir tokat atana öbür yanağınızı da çevirin, size karşı davacı olup mintanınızı almak isteyene abanızı da verin” yazıyor, öyle değil mi? Görülen o ki sizin “mertlik” denen erdemden haberiniz yok. Hâlbuki biz Müslümanlar, kendimize Hz. Muhammed’i örnek aldığımız için yiğit ve korkusuz insanlarızdır, yüzümüzü kolay kolay tokatlatmayız. Öyle ki “savaşın kızıştığı zamanlarda, diğer Müslümanlar, Hz. Muhammed’den (SAV) cesaret alırdı. Hz. Muhammed (SAV), “Allah’ım korkaklıktan sana sığınırım”, diye dua ederdi. Öte yandan biz, aman dileyenlere de el kaldırmayız. İnsanlara insanlığından ötürü saygı duyar, din ve ırk farklılığı gözetmeksizin herkese yardım ederiz. Bütün bunlar ve daha nice erdemler, karakterimizi olgunlaştırıp süsleyen Kur’an âhlâkının bir parçasıdır. Bizler bu ahlâka sahip olmakla onur duyarız.
Gelelim size ey Hristiyanlar… Kızılderili soykırımı yapan sizsiniz. Afrikalı siyahları katleden, ırkçılık yapan sizsiniz. Masum sivillere hunharca saldıran sizsiniz. Yahudileri fırında yakan sizsiniz. Engizisyon mahkemelerinde günahsız insanları türlü türlü işkencelerle öldüren sizsiniz… Şayet siz Müslüman olsaydınız, bugün çocuklarınıza anlatacak şanlı bir tarihiniz olurdu. Ancak iş işten geçmiş değildir. Hepinizi İslâm’a ve Kur’an’ı anlamaya davet ediyorum. Şüphesiz ki Müslüman olanın geçmiş günahları bağışlanır. Kurtuluş İslâm’dadır. O hâlde biraz zaman ayırın ve Kur’an’a kulak verin” ifadelerine yer veriyor.